Dengeli Yaşamın Faydaları

Haydi gel, biraz dengeli yaşamanın faydalarını konuşalım. Denge, konusunu farklı şekillerde ele alabiliriz, öyle değil mi? Örneğin; dengeli beslenme, dengeli uyku, dengeli egzersiz, dengeli sosyal ilişkiler, dengeli zaman yönetimi, dengeli duygusal sağlık, dengeli çalışma hayatı gibi pek çok kavram vardır. Ben bugün holistik yani bütünsel dengeyi ele alarak bedenimizin, zihnimizin ve ruhumuzun dengede olmasından bahsedeceğim. Öncelikle hatırlayalım. Biliyorsun meridyen terapi, vücuttaki dengesiz enerji akışını düzenleyerek, enerjinin ahenkli bir şekilde dağılmasına yardımcı olur. Kişinin hem bedensel hem zihinsel hem de ruhsal anlamda yani bütünsel olarak dengelemesini hedefler. Bu üç unsurun dengede olması, içsel ve dışsal iyilik halimizi belirler. Geleneksel Çin Tıbbına göre "Meridyenler sayesinde içeride ne oluyorsa, dışarıdan görünür ve dışarıdan ne yapılırsa, içeriyi etkiler”. Bu tanımı sadece bedensel olarak düşünmek yetersiz olacaktır. Dengede olmak yalnızca fiziksel sağlımızı iyileştirmez, genel yaşam kalitemizi ve konforumuzu da artırır. Hayattaki deneyimlerimizi olumlu anlamda yönlendirir. Bedenimizde, zihnimizde ve ruhumuzda yapacağımız değişimlerin, hayatımızı nasıl değiştirdiğini haydi gel inceleyim. Bütünsel dengeyi başlıklar halinde inceleyelim.

Fiziksel Dengenin Dengeli Yaşama Faydaları

Fiziksel sağlık dediğimizde, sağlıklı beslenme, dengeli uyku düzeni ve kişinin ihtiyacına uygun egzersizler gibi konuları düşünebiliriz. Peki fiziksel sağlığımızın güçlü olması bize neler kazandırır?

· Hastalıklara karşı dirençli bir hale getirir.

· Kronik rahatsızlık risklerini azaltır.

· Kas ve kemik sağlığımızı destekleyerek yaşlanmayı yavaşlatır.

· Vücuttaki enerji seviyesini yükseltir.

· Kaliteli uzun bir ömür sürmemizi sağlayabilir.

Fiziksel sağlık için anlaşılır bir dengesizlik örneği vermek isterim. Örneğin fitness yapan bir bireyi ele alalım. Haftanın 5 günü egzersiz yapan bu bireyin postür analinizi yaptığımızı varsayalım. Kişi sürekli olarak üst bedenini çalıştırıyorsa ve alt bedeniyle ilgilenmiyorsa orantısız bir görüntü ve sağlıksız bir postür elde etmiş olur. Zaman içinde alt beden üst bedeni taşıyamaz hale gelebilir. Örnekleri bu şekilde çoğaltabiliriz ama ben konuya devam etmek istiyorum. (= Peki bütünsel bir bakış açısıyla bakacak olursak...

---

Fiziksel sağlık zihinsel sağlık ile nasıl etkileşimde bulunur?

Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı yiyecekler ile beslenmek ve uyku düzeni gibi önemli hususlara dikkat ederek hayat sürmek vücuttaki mutluluk hormonlarını artırır. Bu artış duygusal stabilite, stres yönetimi, öz saygı, kendine güven, zihinsel netlik ve odaklanma gibi çoğaltabileceğimiz birçok bilişsel beceriyi artıracak etkiyi yaratabilir. Zihinsel sağlığın iyi olmaması halinde zihin nasıl çalışır? Bu konuya bir göz atalım. Zihinsel sağlığımızı kaybetmeye başladığımızda, zihin artık pozitif düşünceler üretemez ve dünyaya pozitif bir bakış açısıyla bakamaz hale gelir. Bu durum zihnin yaşayacağı tüm deneyimleri negatif algılamasına, böylelikle içsel ve dışsal dengesini kaybetmesine neden olabilir. Zaman içinde zihnin temel işlevi olan olayları okuma ve anlamlandırma becerileri zayıflayabilir. Hatta zihnin içine girdiği bu durum bedende yarattığı enerji tıkanıkları dolayısıyla hastalıklara sebebiyet verebilir. Tam da burada “Negatif Düşüncelerden Kurtulmak” isimli yazımı okumak isteyebilirsin. Linke tıkla ve negatif düşüncelerin hayatına etkilerini fark et (= Bu kadar reklam yeter. Konumuza devam edecek olursak, zihinsel dengesizlik “Nasıl olur da dış dünyamda yaşayacağım olayları belirler?” dediğini duyar gibiyim. Çünkü ben duyarım. Bilimsel bir araştırma sonucuyla bizlere sunulan retiküler aktive edici sistemi (RAS) daha önce duymuş muydun? RAS, beyindeki bir sinir ağıdır ve dikkatinizi belirli şeylere yönlendirmeye yardımcı olur. RAS, özellikle önemli veya öncelikli olarak gördüğünüz bilgileri öne çıkarır ve bu bilgilere daha fazla dikkat harcanmanı sağlar. Bu nedenle, RAS, bir konuya odaklandığınızda, bu konuyla ilgili daha fazla bilgi ve deneyimi fark etmenize ve çekmenize neden olur. Bu sisteme algıda seçicilik de denebilir. Algıda seçicilik için bir test bırakıyorum. Yani negatif düşünceler üreten zihnin odağı olayların negatif yönlerini görür. Yaşanan olayların negatif taraflarını fark ederek deneyimlerinin de negatif yönlerine odaklanır. Odağını yaşanan durumların negatifinde tutmaya başlayan zihin doğal olarak

· Üzüntü,

· Öfke,

· Hayal kırıklığı,

· Korku,

· Suçluluk,

· Kıskançlık ve sonuç olarak da yalnızlık ile buluşacaktır.

Zihinsel dengenin kuralamaması zamanla enerji kanallarının tıkanması ile sonuçlanabilir. Zihinde gerçekleşen bu dengesizlik hali bedende de semptom göstermeye başlayacaktır. Bu iki bağlantılı kavramın dengesiz olması doğal olarak ruhun dengesini de bozacak, iç sıkıntı, huzursuzluk, hayata karşı güvensizlik gibi çoğaltabileceğimiz sorunları bize altın tepside sunacaktır. Tabi altın tepside sunulanlar her zaman iyi olmayabilir (= Eğer yalnızca bedensel iyiliği düşünerek hareket edersek zihinsel sağlığı önemsemezsek bir süre sonra bedensel olarak da hareket edemez ve ruhsal olarak da kendimize ulaşamaz hale gelebiliriz. Hayatın her alanında ‘’Dengeli yaşam özgürlüğün anahtarıdır.’’

Bu blogda dengeli yaşamın faydalarından bahsetmek istedim.

Kendine iyi bak. Bir sonraki blogda görüşmek üzere.

Listiklendin.((=